SİTEDE ARA

KARA PARA AKLAMA (MONEY LAUNDERING) VE YÖNTEMLERİ (II)….
16 Nisan 2020

KARA PARA AKLAMA YÖNTEMLERİ

 

Kara para aklama yöntemi denilen olgu, illegal yollardan diğer bir ifadeyle, öncül suçların işlenmesi neticesi elde edilen gelirlerin sanki yasal faaliyetler neticesi kazanılmış gibi gösterilmesi için yapılan bir takım işlemler bütünüdür. Aslında bu aklama işiyle uğraşan insanlar, toplumda sanıldığı gibi eğitimsiz ve bilgisiz olmayıp, tam tersi hukukçular, mali müşavirler, bankacılar ya da iş adamları gibi son derece bilgili ve üretken insanlardır. Bunlar suç sicilleri temiz ve parlak bir meslek geçmişine sahip olmakla beraber yetkililere karşı daima bir adım öndedirler. Yetkililer kullanılan en yeni yöntemi bulup anladıklarında aklayıcılar çoktan yeni bir teknik bulmuşlardır bile. Kara para aklamada kullanılan yöntemler çok çeşitlilik göstermekle beraber bazı ortak noktalara sahiptirler. Örneğin çok çeşitli finansal kuruluşlar kullanılır ve uluslararası nakit transferleri yapılır. Aklamada kullanılan yöntemlerin sayısı hakkında bir şey söylemek neredeyse imkânsızdır. Zira kullanılan yöntemlerin sayısı bu aklayıcıların hayal gücüne bağlıdır. Günümüzde teknolojinin de etkisiyle sürekli yeni yöntemler geliştirilmektedir. En sık kullanılan yöntemlerden bazılarına aşağıda yer verdik..

 

  • Sahte veya Muhteviyatı İtibariyle Yanıltıcı Faturalar:  Fatura üzerinde yazan miktarın gerçeğinden düşük ya da fazla yazılması suretiyle kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde kara para aklayıcısı aklama amaçlı kurmuş olduğu bir paravan şirkete ya da normal faaliyet gösteren bir şirkete elinde bulunan bir malı olduğundan çok yüksek bir fiyata satmış gibi göstermek suretiyle fatura düzenleyerek aradaki fark kadar parayı aklar. Örneğin 50 TL. değerindeki bir mal için 100 TL. fatura keserek aradaki 50 TL. lık farkı aklamış olur. Bu yöntem genellikle ihracat ve ithalat yapmak suretiyle kullanılır. Gerek ithalat gerekse ihracat faturalarının olduğundan daha fazla veya daha düşük olarak gösterilmesi neticesi aradaki fark kadar kara para aklamaya dayanan bir yöntemdir. Değeri normal olan bir mal çok nitelikli ve değerliymiş gibi yüksek bir fiyatla yurtdışına gönderilerek fatura düzenlenir ve aradaki fark konu aklamada kullanılır. Olası bir denetimde yakayı ele vermemek için aklanan kara parayı ihracatın yapıldığı şirket gönderiyormuş gibi hareket edilir. Bu şirket gerçekten faaliyet gösteren bir şirket olabileceği gibi, paravan bir şirket de olabilir. Aynı şekilde yurt dışından mal alımlarında da alınan ucuz bir mal yurt içinde malum şirketlere çok pahalıya satılıyormuş gibi gösterilir ve aradaki fark kara para aklamada kullanılır.

 

  • Parçalama Yöntemi (Structering):  Kara para ile ilgili olarak bütün yasal düzenlemeleri yapan ülkelerde, finansal sektörde faaliyet gösteren kuruluşlara yatırılacak belli bir miktarın üzerindeki paralar kara para ile mücadele eden ilgili kuruma finansal kuruluşça bildirilmesi gerekmekte, yürürlükteki kanunlar mucibince. Böyle olunca aklayıcılar belirtilen miktarın biraz altında bir miktarı finansal kuruluşta açmış oldukları hesap veya hesaplara yatırmak suretiyle bildirim zorunluluğundan kurtulmaktadırlar. Örneğin bir ülkede bu miktar 10.000$ ise, bu yöntemi kullanacak olan kara para aklayıcısı işlemlerini 10.000$’ın altında bir rakamla yapacaktır.

 

  • Fiktif veya Yanlış İsim İle Hesap Açılması:  Bu yöntemde temel amaç herhangi bir risk karşısında kara para aklama ile mücadele eden otoritelerin gerçek aklayıcıya ulaşmasını engellemektir. Kara para aklayıcısı hesabı ya başkası adına, ya da gerçekte olmayan birinin üzerine açmıştır. Soruşturma açılması durumunda soruşturma kara para aklayıcısı diğer bir ifadeyle, kara paranın gerçek sahibi hakkında değil de ismine hesap açılan hakkında yapılır.

 

  • Finansal Kuruluşlarla İşbirliği Yapılması:  İlgili finansal kuruluşun yöneticileri veya herhangi bir çalışanı ile işbirliği yapılarak bildirim yükümlülüğü olan miktarın çok daha üzerinde bir miktarın finansal kuruluşa yatırılması ve neticede bildirimin yapılmaması yöntemidir. Suç örgütlerinin herhangi bir finansal kuruluşa özellikle de bankalara sahip olması, bu suç örgütlerine çok büyük olanaklar sağlamaktadır.

 

  • Nakit Kaçakçılığı:  Suçtan elde edilen gelir genelde nakit formunda olduğundan ve kısa vadede harcanamayacağından bu para aklanmak üzere büyük olasılıkla ya yurt dışına çıkarılacaktır ya da finans sektörüne yerleştirilecektir. Bu yöntemde kara para, kara para aklama suçu hakkında yeterli düzenlemelerin yapılmadığı ya da vergi cenneti denilen vergi yükümlülüklerinin çok fazla olmadığı ülkelere fiziki olarak taşınır. Bu ülkelere getirilen paralar yine bu ülkelerde finans sisteminin içine sokularak yasal bir görüntü alması sağlanır. Daha sonrada eğer arzu edilirse ilk elde edildikleri ülkeye yasal olarak kazanılmış bir para olarak kolayca aktarılır.

 

  • İşçileri Kullanma:  Bu yöntem gelişmiş ülkelerden az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelere kara para transferinde kullanılır. Gelişmiş ülkelerde çalışan diğer ülke vatandaşı olan işçiler kullanılarak bu transfer gerçekleştirilir. Bu işçiler çalışmakta oldukları ülkelerde kazanmış oldukları paraları düzenli olarak kendi ülkelerine gönderdiklerinden dikkat çekmezler. Ancak bildirim zorunluluğu olan miktarın üzerinde bir havale gerçekleştiğinde risk söz konusu olacaktır.

 

  • Sigorta Poliçeleri:  Bu yöntemin her ülkede uygulanma imkânı yoktur. Bazı ülkelerde hayat sigortası poliçesi sahibi öldüğünde poliçeyi satmışsa, satın alan kişinin poliçeden doğan tüm haklarını sigorta şirketinden talep etme hakkı vardır. Poliçe sahibi bir hastalığa yakalanmışsa ve yakın zamanda öleceğini düşünüyorsa, hayatının geri kalan kısmını daha iyi geçirmek için sahibi olduğu poliçeyi nominal (ad belirtilerek yapılan) değerinin altında satar. Satın alan kişi ise poliçe üzerinde yazan nominal değerle, poliçeyi satan kişiye ödediği miktar arasındaki fark kadar kar etmeyi amaçlar. Böylece ülkede bu poliçelerle ilgili ikinci el piyasası oluşur. Tabi bu piyasa en çok kara para aklayıcıların işine yarar. Aklayıcılar gerek birinci elden gerekse ikinci elden normal fiyatın bile üzerinde miktara razı olarak poliçeyi satın alır. Poliçeyi satan kişi elde ettiği nakit parayı günlük ihtiyaçları için peyderpey harcayacağından dikkat çekmeyecektir. Kara para aklayıcı ise poliçe sahibi öldüğünde ilgili sigorta şirketinden parayı çek olarak tahsil edeceğinden herhangi bir riskle karşılaşmadan elinde bulunan kara parayı aklamış olacaktır.

 

  • 900’lü Telefon Hatları:  Bu yöntemde kara para elde eden aklayıcı bu kazancını nakit olarak tahsil etmek yerine üzerine kayıtlı olan 900’lü hatların borçlu kişi tarafından aranmasını ister ve alacağını bu şekilde tahsil eder. Bilindiği üzere 900’lü hatlar normal ücretin çok daha üzerinde bir ücrete tabi olduğundan bu yolla kısa sürede büyük miktarlar aklanabilir.

 

  • Gazino ve Kumarhanelerin Kullanılması:  Bu yöntemde sistem şöyle işlemektedir. Gazinodan veya kumarhaneden eldeki nakit kara para ile fiş satın alınır ve hiç kumar oynanmadan belli bir süre sonra tekrar gazino veya kumarhaneye gidilerek eldeki fişleri verip karşılığında çek alınır ve bu çekler bankaya yatırıldıktan sonra emlak gibi herhangi bir mal alımında kullanılır. Bazen fiş almaya da gerek olmayabilir. Eldeki bütün kara para kumarhaneye verilir ve kumarhane belli bir komisyon aldıktan sonra karşılığında çek verebilir. Aklayıcıya paranın kaynağı sorulduğunda da kumar kazancı diye makul bir cevap verilecektir.

 

  • Paravan Şirketler Kullanılması:  Gerçekte ticari bir faaliyeti olmayan bir şirketin ticaret yaparak gelir elde etmiş gibi gösterilmesi ve kara paranın bu şirkete aktarılması sonucu ortaklarının yasal gelir elde etmiş gibi kamu otoritelerine beyanda bulunmaları yöntemidir. Aklayıcılar birden fazla paravan şirkete sahip olabilirler ve finansal kuruluşlarda yapıldığı gibi iz kaybetmek için fonları bir şirketten diğer şirkete sürekli aktarabilirler.

 

  • Döviz Bürolarının Kullanılması:  Herhangi bir öncül suç işlenmesi neticesi elde edilen gelirler, döviz bürolarında başka bir para birimine   dönüştürülmek suretiyle ekonomik sisteme enjekte edilebilmektedir.

 

  • Talih Oyunlarından Kazanılan İkramiyeler:  Bu yöntemde ikramiye kazanan kişiler kara para aklayıcıları tarafından bulunur ve mevcut ikramiyenin üzerinde bir miktar teklif edilerek bilet, kupon vb. satın alınır ve bu bilet ve kuponla ilgili idareye gidilerek ikramiye çekilir. Böylelikle eldeki kara para aklanmış olur.

 

  • Yabancı Ülkelerdeki Banka Temsilcilikleri:  Bankaların yabancı ülkelerdeki temsilcilikleri bazı yükümlülüklerden muaftır ve bu temsilcilikler böylelikle kara para aklama işleminde kullanılmaktadırlar. Bu temsilciliklerin bildirim yükümlülüğünün olmaması durumunda, bu aklama işlemi kolaylaşır. Şu örneği verebiliriz. Normalde mevduat toplama izni olmayan yabancı bir ülkedeki banka temsilciliği suçtan elde edilen geliri kabul ederek bünyesinde bir ticari işletmenin hesabı varmış gibi göstermiş ve buradan transferler yapmıştır. Bankacılık faaliyetinde bulunmadığından dolayı bildirim yükümlülüğü olmayan temsilcilik, bu yolla kara paranın finansal sisteme sokulmasına olanak sağlamıştır.

 

  • Yasal Şirketler Kurmak:  Bu yöntemde kara para aklayıcıları ellerindeki kara paraları aklamak için ya şirket kurarlar ya da mevcut olan bir şirketi satın alırlar ve ellerinde bulunan kara parayı bu şirketin fonlarına ekleyerek finansal kuruluşlara aktarırlar.

 

 

(Devam edecek)

kp5
kp6
kp7
kp8
  • YORUMLAR (0)
  • YORUM YAP
    • İlk yorumu sen yap.
  • Ad Soyad E-mail Adres Yorum